2007 yılından beri elektronik müzik alanında bir deha olarak görülen Max Cooper, yer altı duayenleri arasında zirveye oynayacak kadar eşsiz bir yeteneğe sahip. Duygusal anlamlar taşıyabilecek nitelikteki melodileri usta bir biçimde sert baslarla birleştirmeyi başarmış olan Belfast doğumlu prodüktör, Alman plak şirketi Traum Schallplatten aracılığıyla 50’den fazla parça yayınlamakla kalmayıp Michael Nyman, Hot Chip, Agoria, Au Revoir Simone gibi çeşitli müzik türlerinde namını duyurmuş isimlerin parçalarına remix yaptı.

Müzikten bağlantısız olarak Nottingham Üniversitesi’nde “İşlemsel Biyoloji” üzerine doktorasını yapıp sonrasında University College London’da genetisyen olarak dersler verdi. 90’lı yılların sonuna doğru İrlanda’da DJ’liğe başlamış olsa da profesyonel anlamda ilk prodüksiyonlarının meyvesini 2004 senesinde görmeye başlıyoruz. 2009’da çok büyük yankı uyandıran Serie adlı üçlemesindeki kulüp şarkılarına çeşitli bilimsel ve matematiksel konseptlerden ilham alarak video klipler çekildi.

Mükemmel bir parça olma özelliği taşıyan “Harmonisch Serie” bu üçlemeden biridir.

İki bölümden oluşan ilk EP’si “Conditions One” 2012’nin son çeyreğinde, “Conditions Two” ise 2013 yılında piyasaya sunuldu ve bunların sayesinde Beatport ‘da “Top Artists of 2012” listesinde 5.numaraya yerleşmeye hak kazandı. Müziklerini severek dinleyen büyük bir kitleye sahip olan Cooper, hayranlarıyla hep iç içe olmaya özen göstererek web üzerinden bir duyuru yaptı. Kendi parçasına hayranlarının bir video klip çekmesini istedi ve sonucunda Cédric de Smedt adlı sanatçının “Pleasures” adlı parçasına hazırlamış olduğu animasyon tarzı video klibi bizlerle paylaştı.

2014’ün baharında “Adrift” adlı çıkardığı single önderliğinde yayınladığı “Human” albümü ile birçok kuruluş tarafından övgü kazandı. Kendi kişisel hayatını parçalarına serpiştirerek oluşturduğu bu albümün inanılmaz derecede harika olduğu su götürmez bir gerçek. Psiko-akustik, 3D ses tasarımı gibi alanlarla da kendini geliştirdiği apaçık bir şekilde farkediliyor. DUMMY Magazine’in kendisinden bahsederken dediği gibi “müzikleri sizi dans ederken ağlatabilecek kadar duygusal”. Aldığı eğitimlerin sayesinde prodüksiyonlarında sesin her iki taraftan da yayılışını titiz bir incelikle ayarladığını vurgulayan Max Cooper’ın parçalarında deneyimi, heyecanı, doğayı ve daha birçok ögeyi bulmak mümkün. Avustralya’dan İsviçre’ye kadar global anlamda büyük bir kitleye hitap eden yetenekli prodüktör elektronik müzik camiasında zamanla olgunlaşıp kendini en sonunda minimal techno alanında buldu ve kariyerini bu yönde sürdürmeye karar verdi.

Aynı sene içerisinde sonbaharın gelişiyle çıkardığı albüm için “Emergence” adlı audiovisual gösterisini hayranlarına sundu. Rainbow Serpent, Glade, Alpha-ville, Igloofest gibi büyük festivallerde geçtiğimiz yıllarda hayranlarına gerçek bir müzik şöleni yaşatmış olan Max Cooper’ın bahsettiğim gösterisini bu sene içerisinde turları esnasında şuradan takip edebilme imkanınız mevcut.

O zamana kadar kendisinin Berlin’de Boiler Room için hazırladığı bir saatlik harikalar diyarına yolluyoruz.