Fransızcanın bir büyüsü olduğunu biliyoruz. Telaffuzu zor olsa da konuşmaya çalışmak aşırı eğlenceli. Herkesin bazı dönemler bir şeyler söylemeyi denediğini, en azından bir “Bonjour” dillendirdiğini biliyoruz. Fransızca eserleri dinlemek çoğu insanın keyfi ama olur da Fransızca şarkıların ne anlama geldiğini merak ederseniz, karşınıza Türk Sanat Müziği eserleri çıkıyor. Bakın, bakın kendi gözlerinizle görün. Belki şimdi kendinizi şarkılara daha yakın hissedersiniz.

 

1. Françoise Hardy – “Le Temps de l’Amour”

Türkçe karşılığı “Aşk Zamanı” olan bu efsanevi şarkının devamında insanın aklına direkt “Lale Devri” geliyor. Çünkü “Aşk Zamanı” şimdiki zamanda Lale Devrini anlatıyor. Bir makam tutturun ve sözleri okuyun;

“Aşk zamanı şimdi

Arkadaşların ve maceranın zamanı

Zaman gelip geçiyor acılara rağmen

Sadece aşk, hatırlanıyor ve

Sonsuza dek sürüyor”

 

2. Edith Piaf – “Non, Je Ne Regrette Rien”

“Hiçbir Şeyden Pişman Değilim!” diyor Edith Piaf, şarkıdaki öfkeyi ve umudu aynı anda hissetmek mümkün. Türk Sanat Müziği’ndeki muadili Zeki Müren şarkısı “Bir Gülü Sevdim” olarak karşımıza çıkıyor. Gelin Piaf’ın şarkısının Türkçe karşılığını Bir Gülü Sevdim” minvalinde söyleyelim.

“Hiçbir şeyden pişman değilim

Bana yapılmış iyilikler ve kötülüklerin

Hepsi aynı bana

Hayır, hiç, ama hiçbir şeyden

Hayır, hiçbir şeyden pişman değilim

Ödendi, süpürüldü, unutuldu.

Geçmişten bana ne!”

 

3. Carla Bruni –“ Quelqu’un M’a Dit”

“Bana dediler ki” anlamına gelen eski Fransa First Lady’si Carla Bruni’nin hayatında yeteri kadar heyecan ve atraksiyon yokmuş gibi yaptığı albümün en iyi şarkısı ‘Quelqu’un M’a Dit’, Türkçe’ye çevirdiğinizde karşınıza “Çok Aşığın Var Diyorlar” adlı eser çıkacak. Sadece biz bu kadar karamsar olabiliriz sanıyorduk, meğer Fransızca bilmediğimiz içinmiş.

“Bana kaderin bizimle bir güzel dalga geçtiği söyleniyor

Bize hiçbir şey vermediği halde her şeyi vaat ettiği

Beni hala sevdiğin, bana sahiden söylendi mi?

Yani hala beni sevdiğin, mümkün olabilir mi?”

 

4. Jacques Brel – “Ne Me Quitte Pas”

Her ne kadar “Bana Kitap Al” versiyonuyla aklımıza kazınsa da şarkı aslında “Gitme Sana Muhtacım” adlı Türk Sanat Müziği eserinden bir adım öteye gitmiyor. Jacques Brel’in aynı Zeki Müren’in sesine kattığı yalvarma tonlarının dibine vurduğunu dinlerken algılayabilirsiniz. Zaten sözleri tek başına yetiyor;

 

“Yanmış topraklar

En verimli nisandan, daha çok ürün verebilir

Ve akşam gökyüzünde birleşmezler mi onlar

Kızıl ve siyah ışıklar vermek için

Terk etme beni

Terk etme beni

Artık ağlamayacağım”

 

5. Francoise Hardy – “Tous Les Garcons Et Les Filles”

Bu şarkı dünyanın en yumuşak ve en tatlı şarkılarından biri olarak bir dönemin aklında kazındı. Günümüzde de bunun kıymetini bilenler şanslı insanlardan oluşuyor. Şarkı Türkçe’ye çevrildiğinde tam olarak bir Türk Sanat Müziğine benzemese de, tasvir ettiği yalnızlığı bulabileceğimiz tek şarkı “Sen Kimseyi Sevemezsin” adlı damarın da damarı eserimizle eş olacaktır.

“Ama ben sokaklarda yalnız yürüyorum,

Ruhum acı içinde.

Evet, ama ben, yalnız devam ediyorum kimse beni sevmiyor.

Günlerim, gecelerim gibi

Her şey aynı

Neşesiz ve acı dolu

Kimse kulağıma ”seni seviyorum” diye fısıldamıyor.”

6. Noir Desir – “Le Vent Nous Portera”

Herkesin bir dönem arka arkaya klibini izlediği Le Vent Nous Portera, “Rüzgar bizi sürükleyecek” anlamını taşıyor. Akıllara hemen meyhane masası getiren şarkını muadili olarak “Böyle Mi Esecekti Son Günümde Bu Rüzgar” adlı acı şarkıyı gösterebiliriz.

“Rüzgar onu götürecek

Her şey yok olacak ama

Rüzgar bizi taşıyacak”

 

 

7. Coeur de Pirate & Julien Doré – “Pour Un Infidèle”

 

“Bir yabancıya yandım” anlamını taşıyan Coeur de Pirate şarkısı, Zeki Müren’in kafasını duvarlara vurduğu şarkını anımsatıyor; “Nereden Sevdim O Zalim Kadını?”

“İçiyorum yavaş yavaş

Hikayelerinin büyüsüne

Rüyamı zehir ettin

Bak dansa kalkıyor diğer kızlar”