[vc_row][vc_column][vc_column_text]

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, 18 yıldır Garanti Bankası’nın sponsorluğunda düzenlenen 22. İstanbul Caz Festivali, 27 Haziran’da başladı. 15’i aşkın mekândaki 35’in üzerindeki konserde 250’den fazla yerli ve yabancı sanatçıyı İstanbul’da ağırlayan/ağırlayacak olan festivalin büyük bir bölümü geride kaldı. Ben de festivalin kıdemli konuklarından biri olan Jools Holland ve şahane orkestrasını dinlemek için havanın bir yaz gecesine yakışır güzellikte olduğu 7 Temmuz akşamı Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi‘nde yerimi aldım.

Yazıdaki tüm videolar Zülal Kalkandelen‘e aittir.

[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/1″][vc_single_image image=”39685″ css_animation=”appear” border_color=”grey” img_link_target=”_self” img_size=”full”][vc_column_text css_animation=”bottom-to-top”]

Imelda May ile 1950’lere Yolculuk

Jools Holland öncesi Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi’ni dolduran dinleyicilerin kalp atışlarını hızlandırmakla sorumlu olan İralandalı şarkıcı/söz yazarı ve müzisyen Imelda May, 1950’lerin ortasında Amerika kıtasında Western müzik tarzının izlerini taşıyarak doğan rockabilly türündeki şarkıları ile görevini fazlasıyla yerine getirdi. Geçtiğimiz yıl yayınlanan ‘Tribal’ isimli albümünden “Wild Woman”, “It’s Good to Be Alive”, “Gypsy in Me” isimli şarkılarının da yer aldığı blues esintili ve rock ‘n’ roll’a giriş dersi niteliğindeki performansıyla 1 saat boyunca keyifli salınımlar yapmamıza neden olan Imalda May, performansının ortasında sahneye davet ettiği Yaz isimli küçük kızın dans gösterisi ile geceyi daha da renklendirip sahneyi Jools Holland ve orkestrasına bıraktı.

[/vc_column_text][vc_empty_space height=”2″][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/1″][vc_single_image image=”39686″ css_animation=”appear” border_color=”grey” img_link_target=”_self” img_size=”full”][vc_column_text css_animation=”bottom-to-top”]

Jools Holland Eşliğinde Boogie-woogie

Müzik kariyerinde 40 yılı geride bırakan ve 1992 yılında BBC2‘de başladığı ‘Later… with Jools Holland’ programına aralıksız devam eden Londralı piyanist, bestekar, şarkıcı ve sunucu Jools Holland, 22. İstanbul Caz Festivali‘nin kıdemli konuklarından biri olarak 7 Temmuz akşamı bizlere unutulmaz bir gece yaşattı. Solo piyano performansı ile konseri açan Jools Holland, sonrasında 20 kişilik orkestrasını tek tek bizlere tanıttı. Zaten her bir müzisyen konserin mükemmel kurgusu sayesinde sahnede kaldıkları süre boyunca solo performanslar sergileyerek seyirciyi selamladı.

Boogie-woogie, caz, R&B ve blues arasında yumuşak geçişler yaparak kökü 1920’lere dayanan ve Frank Sinatra, Elle Fitzgeral, Billie Holiday gibi isimlerin günümüze miras bıraktığı ‘Big Band’ geleneğini sürdüren Jools Holland, konser boyuncaki hakimiyeti ve yıllara dayanan sunum yeteneği ile heyecanımızı ve dikkatimizi hep üst seviyede tutmayı başardı. Önce Mabel Ray ve Louise Marshall‘ın vokal performansını sonra orkestranın en yaşlısı olan Gilson Lavis‘in mükemmel davul ve perküsyon solosunu dinledik. Bu solonun ardından Holland, uzun bir anonsla sahneye gecenin özel konuğu olan Marc Almond‘ı davet etti. Sadece üç şarkılık bir performans sergilemesine rağmen konserin enerjisini yukarı taşımayı başaran Marc Almond, Solf Cell‘in klasiklerinden olan ‘Tainted Love’ ile de oturan seyircileri de ayağa kaldırmayı başardı.

Konserin son bölümünde Jools’un 4. vokal konuğu olarak sahne alan Ruby Turner, güçlü sesi ile R&B ve soul etiketli şarkılar eşliğinde tadı damağımızda kalan bir kapanış yaptı. Seyircinin yoğun alkışı ile tüm ortestrası ile sahneye geri dönen Jools Holland, çoğunluğun ayakta dinlediği ve Imelda May’in de eşlik ettiği 3 şarkılık performansın ardından bolca teşekkür ederek geceyi sonlandırdı. Ben de Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi’nin atmosferi sayesinde kulaklarıma ve gözlerime yerleştirdiğim retro filtrenin etkisiyle ‘mutlaka canlı dinlenmesi gereken isimler’ listemden birini daha silme mutluluğunu yaşayarak şimdiden 14 Temmuz’daki Oleta Adams, Aloe Blacc ve China Moses üçlüsünün Almanya Sefareti’ndeki konseri için heyecanlanmaya başladım.

[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/1″][vc_gallery type=”flexslider_slide” interval=”3″ onclick=”link_image” custom_links_target=”_self” img_size=”full” images=”39687,39688,39689,39690,39691,39692,39693,39694,39695,39696,39697,39698″][vc_column_text]

Tüm fotoğraflar İstanbul Caz Festivali’ne aittir.

[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]