Geçtiğimiz yıl Bad Panda Records bayrağı altında yayınladığı ‘Ocean’ şarkısının ardından tanıştığımız Görkhem Han Jr., üretimin kısır döngüde olduğu yerli elektronik müzik sahnemize ambient ve downtempo etiketli şarkıları ile giriş yaparak kısa sürede hatırı sayılır bir yer edinmeyi başardı. Müzik kariyeri için güzel bir yılı geride bırakan Görkem Han Jr.’a merak ettiklerimizi sorduk ve oldukça samimi cevaplar aldık!

1. Müziğe olan bağının çok kuvvetli olduğunu biliyoruz ama kısaca bu yolculuğun nasıl başladığından bahsetmeni istiyorum.

Bu güzel yolculuğun başlaması, ben 6 yaşına yeni yeni basmışken ailemin beni zorla götürüp Kültür Bakanlığı Çok Sesli Çocuk Korosu sınavlarına sokmaları ile başladı. Zorla diyorum çünkü o yaşta bir çocuk oyuncak oynamak isterken, notalarla karşılaşınca bir garipsiyor, istemiyor 🙂 Fakat müziğin nasıl bir şey olduğunun farkına vardıktan sonra tüm her şey onunla bağdaştı.

O yaştan beri müzik her şeyim oldu. Başka hiç bir şeye yönelmek istemedim de zaten.

2. Enstrüman çalan ve bu konuda kendini geliştirmiş biri olarak, elektronik müziğe geçişin nasıl oldu?

İlk enstrümanım gitardı. Lisede alınan bir elektro gitar ile olayın elektrik kısmına biraz geçiş yaptım aslında. Fakat o temiz gitar sesi bana yetmiyordu, bir sürü efektler istiyordu kulağım. O zamanlar tek bildiğim efekt ağzımla çıkarttığım ‘ciiuuvv’ efektinden ibaretti tabi. 😀 Sonra Radiohead ile başlayan işin ruhani ve biraz da elektronik kısmı kafamda yavaş yavaş yer edinmeye başladı. Bir kaç efekt pedalı edindim ve onlarla oynadım aylarca.

Daha sonra üniversitede piyano eğitimini ilerlettikten sonra, bir midi klavye alıp artık elektronik müzik üretmeye başlama zamanı geldi dedim. Ki bu da 2013 senesinin ilk aylarına ve Görkem Han Jr. projesinin başlarına tekabül eder.

Daha öncesinde yıllarca bir sürü albümler edindim, her gün bir yeni albüm dinledim. Görkem Han Jr. projesinin bu kadar çabuk ilerlemesini de her gün dinlediğim bu albümlerin bana katmış olduğu vizyondan kaynaklanıyor diye düşünüyorum.

3. DJ performansları da yapıyorsun, kendini bir DJ olarak konumlandırabiliyor musun?

DJ performansları yapmamın en büyük sebeplerinden birisi, yüksek sesle müzik dinlemeyi çok seviyorum. Bir önceki soruda da bahsettiğim gibi çok uzun süredir her gün bir sürü yeni albüm keşfediyorum, bu keşfettiğim ve çok güzel olduğunu düşündüğüm şarkıları insanlarla paylaşmak istiyorum.

Müzik kariyerimi DJ’lik üzerine planlamadım, bu yüzden ‘bu konuda epey iddialıyım, herkesten çok farklı şeyler yaşatacağım size’ diyemem fakat DJ set yaptığım partilerde de insanların gayet keyif aldıklarını söyleyebilirim sanırım. 🙂

4. Ürettiğin birbirinden güzel şarkılardan da bahsetmek istiyorum. ‘Ocean’ın başarısı malum, ‘Shattered’ da oldukça olumlu tepkiler aldı. Soruma gelirsek, şarkılarını bana bir cümle ile anlat desem, nasıl doldurabilirsin içini? Kısaca; bu şarkılar sana ne hissettiriyor, sen dinleyenlere ne hissettirmek istiyorsun?

Bir cümle ile özetleyecek olursak : Keep Calm diyebilirim 🙂 devamındaki geyiği yapmayacağım 😛

Bu projeye başlamamdaki en büyük etken; insanın yaşı ile yaşadığı iş ve hayat stresi doğru orantılı bunu farkettim. Ve bunca şeyin dışında bizi rahatlatması gereken, tüm bu stresten uzakta, bizim hayallerimizin ve güzel şeylerin de olduğunu hatırlatabilen bir şeyin olması gerektiğini düşündüm. Bu şey bana göre tam olarak ‘Müzik’. Ambient janrının da daha bir rahatlatıcı ve derin hissiyatları var. Bu şeyden yola çıkarak istedim ki insanlar rahatlamak isterlerse, yoğun iş gününün arkasından şöyle yataklarına uzanıp hayal kurmak isterlerse kulaklıklarında ben olayım. Bu yüzden en derin hislerimi ve duygularımı katarak bu projeye başladım.

Bu şarkılar bana ne hissettiriyor, bu şarkılar bana küçükken ve henüz her şey sade iken yaşadığım güzel anıları hatırlatıyor. Ya da ne bileyim hepimizin bazen gözlerini kapatıp, hayattan bir iki dakika da olsa kopup kurduğu hayallerdeki o güzel yerleri hissettiriyor.

5. Tüm dünya ile paralel olarak yerli sahnemizde de elektronik müzik son yıllarda popülerliğini arttırmış durumda. Peki sence kalite olarak diğer ülke sahneleriyle karşılaştırırsak ne söylemek istersin? Türkiye’de elektronik müzik hakkında görüşlerin nelerdir?

Ülke olarak maalesef her şeyde olduğumuz gibi müzikte de biraz geriden takip ediyoruz diğer gelişmiş ülkeleri. Fakat son bir kaç senedir üretim gerçekten arttı. Yetişmeye başladık sanırım Avrupa’ya 🙂 Bu konuda baya mutluyum.

6. Yeni bir yıla girdik, 2014 senin için oldukça güzeldi sanıyorum, peki 2015’ten neler bekliyorsun? Ne gibi projelerin var bize bahsedebileceğin?

2015 benim için daha çok müzik olacak. Çünkü farkettim ki müzik ile elde ettiğim küçücük bir başarı bile beni dünyanın en mutlu insanı yapabiliyor. Bu yüzden bu mutluluğu en üst seviyeye çıkartmak için bol bol müzik. Siz de bol bol bıkacaksınız Görkem Han Jr.’dan 2015’de. 🙂 Sanırım bir Jr. albümü gelir 2015 yılında. Çünkü artık teklik yayınladığımda insanlar kızıyor bana. 😀 ‘Daha çok! Daha çok’ sloganlarıyla üzerime yürüyorlar. O yüzden sanırım şöyle 10 şarkılık bir albüm yayınlayıp kendim de dahil herkesi mutlu edeceğim. Canlı performanslar da bu sene bol bol olacak, canlı bir şekilde hayal kurdurmaya çalışacağım sizlere.

7. Son olarak daha yeni 2014’ü geride bırakmışken yılın en iyi şarkı/remix/albüm/performansını bizimle paylaşır mısın?

Dinlediğim en iyi şarkı: Koda – “Staying”

En iyi performans: BinkBeats – “Without You” (Lapalux)

En iyi remix: Grizzly Bear – Yet Again (David August Remix) ve Phoenix – Bankrupt! (Gesaffelstein Remix)

En iyi albüm:  Beck – “Morning Phase” ve Royal Blood – “Royal Blood”

Soundcloud | Facebook | Twitter