Dünya gözüyle göreyim dediğiniz ve canlı performansını izlerken büyülenmişçesine dalıp gideceğiniz kaç sanatçı ve grup var? İlla ki bir sıralama yapmak gerekmiyorsa; ama seçeneklerimi üçe indirmem gerekirse Jack White, ilk solo albümü 2012 yılıında yayınladığı ‘Blunderbuss’ta ortaya koyduklarından sonra listemde anlı şanlı olarak yerini almıştır. Kısacası konser için beklemeye başlayalı bayağı olmuş değil mi? Yani tabii ki en başta The White Stripes’tan tanıdığımız, The Raconteurs ve The Dead Weather’la ‘Jack White tınısı’nı zihinlerde oluşturabilmiş multienstrümentalist bir müzik adamını Volkswagen Arena Sahnesi’nde izlemeye hazır mısınız?
Açıkçası ‘Blunderbuss’ı baştan sona kaç kez dinlediğimi bilmezken, şimdilerdeyse 10 Haziran’da yayınladığından itibaren her günün tek ve kalıcı misafiri Lazaretto da sindirilmeye hazır. ‘Quantum of Solace’un soundtracki ‘Another Way To Die’da Alicia Keys ile uyumunu, ‘It Might Get Loud’da Jimmy Page and The Edge ile bol müzik dolu yolculuğu, Danger Mouse ve Daniele Luppi’nin ‘Rome’ albümünde vokalini tüm cesurluğuyla sunan ‘Two Against One’ı, ‘The Great Gatsby’ soundtrackleri arasında olan ve ‘Yahu, hiç mi detone olmaz?’ dedirten U2 coverı ‘Love is Blindness’ı, Gary Oldman yönetmenliğinde çekilen Amex UNSTAGED”deki kayıtları, Glastonbury ve Roskilde’teki performansları, kendi plak şirketi Third Man Records’tan çıkardığı ilk solo albümü ‘Blunderbuss’da Jack White’a özgü üretkenliği, ‘Lazarreto’da deyim yerindeyse ustalığı ve tabii ki satış rekorunu elinde tuttu mu bırakmayan her iki albümün de plaklarını da kulağınızdan eksik etmeyin; çünkü ancak o zaman konsere hazırsınız. Babylon sponsorluğunda gerçekleşecek ve Volkswagen Arena sahnesinde seyre dalınacak Jack White’la 7 Kasım’da buluşuyoruz.